ŞAZELİYYE TARİKATI

SEYYİD EBÛ’L-HASEN-İ ŞÂZELÎ


12. yüzyılda yetişen büyük velîlerdendir. Tam ismi Ali bin Abdullah bin Abdülcebbâr, künyesi Ebü’l-Hasen, lakabı Nûreddîn’dir. Peygamber efendimizin (a.s.m.) torunu Hz. Hasan’ın (r.a.) soyundan gelmiştir. 1196 yılında Kuzey Afrika’da Tunus’un Cebel-i Zafrân bölgesinde bulunan Şâzele kasabasında dünyaya geldi. Bu bölgede doğduğu için Şâzelî adıyla meşhur oldu. Şâzeliyye adı verilen tasavvuf yolunun kurucusudur.

İlme ve ilmi eserlere olan düşkünlüğünden gözlerini kaybettiği rivayet olunmaktadır. Küçük yaştan itibâren doğduğu Şâzele kasabasında ilim öğrenmeye başlayan Ebü’l-Hasen ı Şâzelî, dinî ilimlerin yanında fen ilimlerini de öğrendi. Tasavvufa karşı ilgi duyan Şazelî hazretleri, Irak’a giderek buradaki âlimlerden Ebü’l-Feth Vâsıtî’nin sohbetlerinde bulundu. Daha sonra da uzun süre büyük velilerden Şerîf Ebû Muhammed Abdüsselâm İbn-i Meşîş-i Hasenî hazretlerinin talebesi oldu.

Kendi adıyla bilinen tarikatın başına vefatından sonra Abbas el-Mursî, onun yerine ise tarikatın yayılmasında büyük rol oynayan meşhur Hikem-i Atâî adlı eserin sahibi Taceddin İbni Atâullah el-İskenderânî geçti. Meşhur tarih felsefesici İbni Haldun da Şâzelî tarikatı mensuplarından idi. Tarikatın en yaygın olduğu bölgeler Cezayir, Tunus, Fas ve Mısır’dir. Türkiye’ye Şeyh Zâfir vasıtasıyla geldi. Abdulhamit Han’ın da, bu tarikatın mensuplarından olduğu rivayet edilmektedir.

Ebü’l-Hasen Şâzelî, 1258 senesinde hac yolculuğu sırasında, Humeysıra’da vefât etti.